Hasan Ekici, Mali Müşavirlerin Sorunlarını Meclis Gündemine Taşıdı

Gelecek Partisi Konya Milletvekili Hasan Ekici, 3568 sayılı Kanun kapsamında görev yapan Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ile Yeminli Mali Müşavirler sorunlarını meclis gündemine taşıdı. 

Hasan Ekici, Mali Müşavirlerin Sorunlarını Meclis Gündemine Taşıdı

Gelecek Partisi Konya Milletvekili Hasan Ekici, 2024 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu görüşmeleri kapsamında Gelecek Saadet Grubu adına söz alarak Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ile Yeminli Mali Müşavirlerin sorunlarını TBMM gündemine getirdi. 

“HÜKÜMET TARAFINDAN ÇÖZÜLMESİ GEREKEN ÇOK SORUN VAR”

Verginin mükelleflere salınmasından toplanmasına kadar birçok aşamada çok önemli hizmetler yapan mali müşavirlerin sorunlarının çözümü noktasında iktidara çağrıda bulunan Ekici, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Gündemimiz bütçe. Yani ödenekler ve ödeneklerin kaynağı olan gelirler ve vergiler. Malum olduğu üzere vergilerin mükellefler adına tahakkuk ettirilmesinden tahsil edilmesine kadar tüm süreçlerde yetkili ve sorumlu Hazine ve Maliye Bakanlığı’dır. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın bütçe gelirlerinin tahsil edilmesinde en önemli paydaşlarından birisi de 3568 sayılı Kanun kapsamında görev yapan Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ile Yeminli Mali Müşavirlerdir. Söz konusu meslek mensupları, devletin devamlılığının temel unsurlarından olan verginin mükelleflere salınmasından toplanmasına kadar birçok aşamada çok önemli hizmetler yapmaktadırlar. Hazine ve Maliye Bakanlığı ile mükellefler arasında adeta bir köprü görevi ifa etmektedirler.

Ancak bu meslek mensuplarımızın Hazine ve Maliye Bakanlığı başta olmak üzere hükümet tarafından çözülmesi gereken önemli mesleki sorunları bulunmaktadır. Mecliste bütçe görüşmeleri yapılırken, bütçenin gelirleri ve giderleri konuşulurken mali müşavirlerin ve yeminli mali müşavirlerin bu sorunlarına ve taleplerine genel kurulumuzda değinmeden geçemeyiz.”

ÇÖZÜM ÖNERİLERİNİ TEK TEK SIRALADI

Mali müşavirlerin yaşadığı sorunlara ilişkin çözüm önerilerini sıralayan Ekici, şöyle konuştu:
“Öncelikli olarak meslek mensuplarına tanınan Mali Tatil mevcut uygulama şekliyle meslektaşlarımız için yeterli ve verimli değildir. Meslek mensupları mali tatilin bitiminden sonra defterleri kaydetmek ve beyanname düzenlemek için çok sınırlı bir zaman aralığında çalışmak zorunda kaldığından mali tatil yapamamaktadırlar. Bu nedenle mevcut beyan ve ödeme süreleri mali tatil sonunda başlamak üzere Temmuz ayı sonuna kadar uzatılmalıdır. Vergi kayıp ve kaçağının azaltılmasına ve vergi matrahının doğru bir şekilde beyan edilmesine yardımcı olmak amacıyla aktif büyüklüğü veya net satış hasılatı belirlenen hadlerin üzerinde olan ve tam tasdik sözleşmesi düzenlememiş mükelleflere ait beyannamelerin de serbest muhasebeci mali müşavirlerce imzalanmasına yönelik düzenleme yapılmalıdır. Meslek mensupları mükellefleri adına düzenledikleri makbuzlarda gösterdikleri KDV’yi her ay beyan ederek vergi dairesine ödemektedirler.  Ancak mükelleflerden KDV ve ücret tahsilatlarını geç yapmakta, bazı durumlarda eksik yapmakta hatta bazen hiç tahsilat yapamamaktadırlar. Bu durumda meslek mensupları tahsil edemedikleri KDV’yi her ay vergi dairesine ödemek zorunda kalarak mağduriyet yaşamaktadırlar. Bu nedenle mali müşavirlik hizmetlerinde tahsilatın yapılması ile makbuzun düzenleneceğine ve KDV açısından da vergiyi doğuran olayın gerçekleşmiş olacağına yönelik bir düzenleme yapılmalıdır. Yıl içerisinde tahsilat yapılmaması durumunda yıllık beyannamelerin verilmesi sonrasında KDV açısından vergiyi doğuran olayın gerçekleştiği kabul edilmelidir.”

“KDV İNDİRİMİ YAPILMALI”

Meslek mensuplarınca verilen hizmetlerde KDV indirimi yapılması gerektiğini kaydeden Hasan Ekici, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

Meslek mensuplarımız, 3568 sayılı Kanun kapsamında basit usule tabi mükelleflere verilen hizmetlerin KDV oranının yüzde 1’e; İşletme hesabı esasında defter tutan mükellefler ile serbest meslek erbabına verilen hizmetlerin KDV oranının ise yüzde 8’e indirilmesini talep etmektedirler. Pasaport Kanunu'nun 14’üncü maddesinde yeşil pasaport için hak sahibi olarak sayılanlar arasında, serbest muhasebeci mali müşavirlerin ve yeminli mali müşavirlerin bulunmaması adaletsizliğe neden olmaktadır. Zira 3568 sayılı Kanunun ilgili maddelerinde ve genel gerekçesinde açıkça belirtildiği üzere mali müşavirlik ve yeminli mali müşavirlik bir kamu hizmeti mesleğidir. Ayrıca meslek mensupları görevleri sebebiyle işledikleri suçlardan dolayı kamu görevlilerine ait hükümlere göre yargılanmaktadırlar. Diğer yandan ihracat/ithalat ve yabancı yatırımlar nedeniyle birçok meslek mensubu sıklıkla yurtdışına seyahat etmektedir. Bu gerekçelerle Pasaport Kanunu’nda yapılacak bir değişiklikle mali müşavirlere ve yeminli mali müşavirlere de yeşil pasaport hakkı verilmelidir.”

“ARABULUCULUK HAKKI TANINMALIDIR”

Meslek mensuplarına arabuluculuk hakki tanınması gerektiğini de kaydeden Hasan Ekici, sözlerini şöyle noktaladı:

“İş uyuşmazlıklarından sonra ticari uyuşmazlıklarda da arabuluculuk dava şartı olarak getirilmiştir.  Bu kapsamda özellikle işçi işveren uyuşmazlıkları ve ticari uyuşmazlıklarda meslek mensupları birer köprü görevi görmektedir.  Bu nedenle tam da 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun ruhuna uygun bir konumdadırlar.  Yapılacak bir düzenleme ile tıpkı avukatlar gibi serbest meslek faaliyeti yürüten, 3568 sayılı Kanun kapsamında yetki almış serbest muhasebeci mali müşavirlerin ve yeminli mali müşavirlerin sınav şartını sağlamak koşuluyla arabulucu olarak görev yapabilmelerine ilişkin kanuni değişiklik yapılması gerekir. Serbest muhasebeci mali müşavirlik stajı yapacak sigortalıların staj süresi dönemindeki sigorta primlerinin işveren ve sigortalı hisselerinin tamamının Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından karşılanması sağlanmalıdır.  KOSGEB, işletmelerin kurulması ve sürdürülebilmesi için çeşitli destek programları açıklamaktadır. İşletmelerin bu desteklerden faydalanması süreçlerinde tüm işlemler meslek mensupları tarafından yürütülmektedir. Sistemin sağlıklı işlemesi için, öncelikle bu süreçlerde etkin rol alan ve ekonomik daralmalardan çok ağır şekilde etkilenen meslek mensuplarının da bu destek programlarından ve KGF destekli kredilerden yararlanmasına imkân sağlanması gerekir.”